Perşembe, 18 Ramazan 1445 | 2024/03/28
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Türkiye’deki Kadın Parlamenterlerin Rekor Sayıya Ulaşması Asla Kadınlar İçin Adil Bir Sistem Sağlamayacaktır

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Türkiye’deki Kadın Parlamenterlerin Rekor Sayıya Ulaşması Asla Kadınlar İçin Adil Bir Sistem Sağlamayacaktır

Haber:

BBC, 9 Haziran 2018'de şunu ifade etti: “Şuan Türkiye, kadınların ülkede seçimlerde aday olma hakkını elde etmeyi başarmalarından bu yana geçen 81 yıllık süreçten daha fazla kadın parlamenter sayısına sahiptir. Zira hemen hemen her bir siyasi partinin kadınlar bölümünün olmasının yanı sıra kadınlar, her seçimden önce seçim kampanyalarına katılmakta, genellikle toplantılar düzenlemekte ve başkalarını belirli yöntemlerle oy kullanmaya ikna etmektedirler. Nitekim doksanlarda, Tansu Çiller Türkiye Başbakanı olarak görev yapmıştır. Bununla birlikte kendisi, o zamanlar sadece bir avuç kadından birisiydi.”

Yorum:

Uluslararası her Liberal demokraside, erkeklerle kıyaslandığında aynı meslek sahibi kadınlar için kariyer tanıtımları, genel saygı ve fiziksel dürüstlük konularında ödenen eşitsiz bir ödeme dalgası olduğunu düşündüğümüzde, bir kurumda daha fazla kadının bulunmasının, kadınların deneyimlerinden anlaşıldığı üzere adalet alanını temelden değiştirmediği ve kadınlara daha geniş insan hakları sağlamadığı ortaya çıkmaktadır. Nitekim 03 Nisan 2018 tarihinde Financial Times şöyle bir rapor bildirdi: “Yeni yapılan bir ankete göre İngiliz kadın parlamenterlerin yarısından fazlası, seçimlerde ya da seçim sırasında cinsiyet ayrımcılığıyla karşı karşıya kaldıklarını söylediler.” “Genç Kadının Güveni” adlı vakıf tarafından yapılan bir ankette, kadın parlamenterlerden %55’nin kendilerine farklı davranıldığını hissettikleri görüldü… Bu da kadınların meclis üyesi iken çocuk sahibi olmayı nasıl başardıkları veya siyasete girdiklerinde agresif ve erkeksi olmayı nasıl durdurdukları gibi cinsiyetle ilgili soruları gündeme getirmektedir. Diğer örnekler ise daha net bir şekilde cinsel taciz vakıalarını içermektedir.”  

Türkiye, kadınlarla ilgili olarak özel epidemiyolojik düzeylere sahiptir. Bu da kapitalist ekonomik sistemden ve benimsemiş olduğu başarısız liberal politikalardan kaynaklanmakta olup bunlar kadın politikacıların temelden değiştirebileceği şeyler değildir. Nitekim Türkiye, geneli kadın ve çocuk olmak üzere milyonlarca Suriyeli mülteciye sınırları kapatmak için Avrupa Birliği ile bir anlaşma imzaladı. Yine bu politika, kadın istatistiklerinin artırılmasıyla tersine çevrilemez. Ayrıca Türkiye, aile içi şiddet ve gençlerde artan sosyal dengesizlik gibi epidemiyolojik düzeylere sahiptir. Bunlar, parlamenter kadınların takip etmesi gereken Laik siyasi sistemle doğrudan ilgili olan faktörlerden sadece birkaç tanesidir. Dolayısıyla parlamentoya giren kadınlar,  Allah’ın adaletini ve hakimiyetini reddeden bu siyasi sistemi korumakla yükümlüdürler. Dolayısıyla bu şekilde kadınlara hak ettikleri şekilde hizmet etmenin hiçbir yolu olmayacaktır. 

Kadına haklarını verebilecek tek nizam Hilafet’tir; zira onun hükümleri yaratıcıdan gelmiş olup erkek ve kadının işlerini en adil ve en düzgün şekilde gözetmektedir. Dolayısıyla belirli liderlik pozisyonlarında belli sayıda kadına sahip olup olmamamızın hiçbir önemi yoktur. Çünkü erkeklerde olduğu gibi kadınların rolü de kanunu uygulamak olup kanunu koymak değildir.Zira Allahu Subhanehu ve Teala, Yusuf suresinin kırkıncı ayetinde şöyle buyurmuştur:

إِنِ الْحُكْمُ إِلاَّ لِلّهِ أَمَرَ أَلاَّ تَعْبُدُواْ إِلاَّ إِيَّاهُ ذَلِكَ الدِّينُ الْقَيِّمُ وَلَكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لاَ يَعْلَمُونَHüküm sadece Allah'a aittir. O size kendisinden başkasına ibadet etmemenizi emretmiştir. İşte dosdoğru din budur. Fakat insanların çoğu bilmezler.” 

Müslümanlar olarak bu yanlış ilerleme standartlarını terk edersek ancak o vakit otoriteye katılan kadınların sayısını önemsemeyen azim İslam nizamı sayesinde bizler ve bizimle birlikte tüm insanlık kalkınacaktır. Dolayısıyla İslam Nizamı ve ödün vermeden uygulanacak olan Allahu Teala’nın hükümleri kamil bir şekilde tatbik edilmedikçe toplumda başarı ve ilerleme mümkün olmayacak ve gerçekleşmeyecektir. Çünkü Hilafet, sadece seçilmişlerin çıkarlarına hizmet etmeyecek, dahası hakkı koruyacak ve tüm insanlardan beşeri kanun ve hükümlerin neden olduğu zulüm ve baskıyı kaldıracaktır.   

İmrane Muhammed

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Radyosu İçin Yazdı

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER