Logo
Bu sayfayı yazdır
Çin Müslümanları, Zulüm ve Baskıdan Kurtulmak İçin Kuteybe Bin Müslim Gibi Bir Komutan İstiyorlar!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Çin Müslümanları, Zulüm ve Baskıdan Kurtulmak İçin Kuteybe Bin Müslim Gibi Bir Komutan İstiyorlar!

Haber:

“Çin, Uygur Çocukları Gözaltına Alıyor ve Beyin Yıkama Süreci Devam Ediyor” başlığı altında haber siteleri şuan, 03/07/2019 tarihinde “Weiss Media” tarafından yürütülen bir basın soruşturması yayınlayarak Çin otoritelerinin Uygur çocuklarını ebeveynlerinin elinden aldıklarını ve özellikle 2016-2017 yılları arasında olmak üzere okullarında ve kreşlerinde çocukların beyinlerini yıkadıklarını belirtti. Operasyon ise, Çinli otoritelerin aşırılıkla mücadele etmek için rehabilitasyon ve eğitim merkezleri şeklindeki tanımlamaları altında yaşlı Uygurların toplama kamplarına yayılmasıyla aynı zamana denk gelmiştir.

Weiss Media, hükümetin yüz binlerce yetişkini bir araya toplamaya başlamasıyla birlikte ayrıca büyük çocuklar için büyük okul tesisleri inşa ettiklerini, uydular tarafından gösterilen görüntülere göre benzer birçok yerlerin ortaya çıktığını ve bunlardan sonuncusunun ise (2017) yılında inşa edildiğini belirtti. Washington Üniversitesi’nde antropolog ve Uygurlar ile ilgili uzman araştırmacı olan Darren Baller, Sincan’ın dört bir yerinde yürütülen kampanyanın sırf telkinin ötesine geçtiğini, bunun bizzat kültür olduğunu söyledi. Ve şöyle ekledi: “onlara öğretilenler Uygur kültürünün gerisinde kalmıştır ve gelecek nesiller ve 10 veya 20 yıl sonra Uygur çocukları kültürlerini ve Uygurlarla ilgili fikirlerini değiştirmeye başlayacaktır.”   

   Yorum:

Doğu Türkistan bölgesinde yaşayan Müslümanların, baskı, gözaltı, işkence, taciz, başörtü ve peçe takmanın yasaklanması, erkeklerin sakal bırakmalarının yasaklanması, Ramazan ayında orucu yemeye zorlanılması, içki içmeye ve domuz eti yemeye zorlanılması, namaz kılmanın yasaklanması, camilerin yıkılması ve öncülerine kısıtlamaların getirilmesi gibi ibadetleri ve İslami ritüelleri yerine getirme yasağı şeklindeki trajik durumları hakkındaki raporlar ve haberler birbirini takip ediyor. Nitekim “AFP” haber ajansı, Doğu Türkistan’daki Uygurların çektikleri acıları belgeleyen yeni bir rapor yayınladı. Ajans, “Çin otoritelerinin bölgede onlarca camiyi yıkmayı alışkanlık haline getirdiklerine” ve birçok uydu görüntülerinin “2017 yılından beri 36 cami ve dini alanların yıkıldığını ve kubbe ve minarelerin kaldırıldığını” ortaya koyduğuna dikkat çekti.  Geri kalan camilerde ise namaz kılanlar güvenlik unsurlarından geçerek teftiş ve incelemeye tabi tutuldukları gibi içeride de güvenlik kameraları tarafından izleniyorlar.

Ayrıca Çin, İslam’ı zihinsel bir hastalık olarak görüyor ve İslam’ın hükümlerine olan bağlılıklarını izlemek için Müslümanların evlerine casuslar sokuyorlar. Sanki bu cürüm yetmiyormuş ve sanki Çin İslam’a ve Müslümanlara olan kine doymamış gibi bir de çocukları ebeveynlerinden ayırıyorlar ve çocukların beyinlerini yıkamak ve onları ateist komünist kültürle eğitmek için okullara koyuyorlar. Bunun yanı sıra binlerce kişi “yeniden eğitim ve rehabilitasyon” olarak adlandırılan toplu gözaltı merkezlerinde tutarak onları İslami inançlarından koparmaya, İslami kimliklerini yok etmeye ve bunun yerine komünist ideolojiyi yerleştirmeye çalışıyor. Bu en büyük cürümler gizli değildir. La Havle Vela Kuvvete İlla Billah.

Çin rejiminin Doğu Türkistan’daki Müslümanlara karşı işlediği tüm bu cürümlerin ardından Çin devlet medyasının (02/07/2019) Salı günü Çin ziyareti sırasında bildirdiğine göre Erdoğan gelmiş “Çin’in Sincan bölgesinde yaşayanların Çin’in gelişimi ve refahı altında mutlu bir şekilde” yaşadıklarını söylüyor!  Dahası bunun da ötesinde Çin ile ilişkileri güçlendirmekten ve (aşırılık ve terörizme) karşı savaşta Çin’in yanında durmaktan bahsediyor.   Peki hala ümmet içerisinde ona ve dökmüş olduğu timsah göz yaşlarına kanacak olan var mı?!

Çin’de yaşayan Müslümanların yaşamış oldukları zulüm ve sefaletten kurtuluşu, ancak Çin’in topraklarına ayak basmaya yemin ettiğinde Çin krallarının kendisine aşağılanmış bir şekilde geldikleri ve onu razı etmeye ve yemininden döndürmeye çalıştıkları Kuteybe Bin Müslim El-Bahili gibi bir komutanın eliyle olacaktır. Allahu Teala’dan, kardeşlerimizi sıkıntıdan kurtarmasını ve bizlere, dinimizi koruyacak, bizleri savunacak ve bize zulmedenlerden intikam alacak muhlis bir komutan nasip etmesini temenni ediyoruz.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Berae Munâsıra

Template Design © Joomla Templates | GavickPro. All rights reserved.