Logo
Bu sayfayı yazdır
Ne Zamana Kadar Silahlarımız Bize Çevrilmeye Devam Edecek?!

بسم الله الرحمن الرحيم

HABER-YORUM

(Tercüme)

Ne Zamana Kadar Silahlarımız Bize Çevrilmeye Devam Edecek?!

HABER:

BBC internet sitesi; “Afganistan'da Irak Büyükelçiliğine saldırı’’ haberini yayınladı ve haberde şöyle denildi: “Deaş Afganistan’ın başkenti Kabil’de Irak Büyükelçiliğine yapılan intihar saldırısını üstlendi. Afganistan İçişleri Bakanlığı, tüm saldırganların dört buçuk saat süren çatışmalar sonrasında öldürüldüğünü” söyledi. Haberde; “Silahlı saldırgan elçilik binasında kendisini havaya uçurdu ve diğer üç kişi de giydikleri bomba yelekleriyle Büyükelçilik binasına baskın düzenledi” şeklinde açıklama yapıldı. Ayrıca Irak Elçiliği, iki Afgan elçilik korumasının ölümünü duyurdu.

Site, bu olay hakkında yayınladığı diğer haberinde ise: “Afgan güvenlik güçleri, Irak elçiliğine yapılan intihar saldırısından sonra binayı ele geçirmeye çalışan militanlar ile çatıştı ve Afgan İçişleri Bakanlığı, dört silahlı militanın Kabil’in ortasında Şar Ey Nav bölgesindeki elçilik binasını hedef aldığını, söyledi. Binaya diğer üç saldırganın girmesi için bir intihar bombacısı kendisini elçilik binası girişinde patlattı. Ayrıca, saldırıdaki kurbanların ve olayda yaralananların sayısı hakkında şu an herhangi somut bir bilgi yok” dedi.

Deaş saldırının sorumluluğunu üstlendi. Kabil bu sene birçok defa böyle kanlı saldırılara tanık oldu. Ancak bu saldırılarda İslam devleti örgütü Deaş ya da Taliban suçlanıyor. Olayla ilgili olarak gazeteciler, Irak elçiliği saldırısının Musul’un Deaş militanlarından temizlenmesinin kutlama töreninden iki hafta sonra yapıldığını söylüyorlar.

YORUM:

Ümmetin evlatlarının siyasi uyanıklıktan yoksun oluşu, eylemlerinin anlayış eksikliğine dayalı olarak körü körüne yapıldığını gösteriyor ve böylece çeşitli bahaneler altında Rablerinin hükümlerine muhalefet ederek günah işliyorlar. Rasulullah Sallahu Aleyhi Vessellem’in kavlini unutarak veya unutturularak Müslüman silahını Müslüman kardeşine yöneltiyor ve kardeşinin kanını döküyor. «لَهَدْمُ الْكَعْبَةِ حَجَرًا حَجَرًا أَهْوَنُ مِنْ قَتْلِ الْمُسْلِمِ». “Kâbe'nin taş taş üstünde kalmayacak şekilde yıkılması, Allah katında tek bir Müslümanın kanının akmasından daha ehvendir.” Buna ek olarak, bazıları da bu cahil hareketlere karşı onları bitirmek ve disipline etmek için silah taşıyor. Her durumda, akıtılan kan Müslümanların kanıdır ve bu şekilde devam edildiği müddetçe akbaba düşmanları kazanacaktır.

Müslüman, utanmadan çekinmeden Müslüman kardeşini öldürdüğü için bunu kutluyor. Halbuki, bu nefret dolu çekişmede talihsiz kardeşini cezalandırmak yerine ona bu anlaşmazlığa sebep olan ve kışkırtanlara silahını çevirmesi gerekmez miydi?

Başta Müslüman olduğumuzu ve içinde bulunduğumuz bu sefil ve acı durumumuzun sebebinin düşmanımız Kâfir sömürgeciler olduğunu anlama basiretine sahip olmamız gerekir. Öncelikle aklımızı çalıştırmak suretiyle gayemizi sınırlamamız gerekir. Sonra sıkıntılardan kurtulma yolunu idrak edeceğiz. Birbirimize silah çevirmek ve kardeşlerimiz kanını akıtmak yerine   Devletimizin yeniden kurulmasına destek vermeliyiz.

Bu devlet ise Râşidi Hilafet devletidir. Bu devlet kanımızı, ırzımızı ve topraklarımızı korur ve muhafaza eder. Bunun sayesinde birbirini güçlendiren sevgiyle kardeşlik tesis edilir ve aramızdaki hâkim rekabet duygularını ve nefreti temizler. Dolayısıyla Allah Subhanehu ve Teâlâ'nın rızasını kazanmak için yarışırlar ve ümmete hizmet ve şanını yükseltmek için koşuştururlar. Kim bize karşı haddini aşarak haysiyetimizle oynamaya ve kanımızı akıtmaya kalkışırsa, işte o zaman Râşid halife liderliğinde onlara hadlerini bildirmek için silahlarımızı çeviririz.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi Adına

Esma El-Câbe

Template Design © Joomla Templates | GavickPro. All rights reserved.