Logo
Bu sayfayı yazdır


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)
Medya Bürosu

No: FL-BA-2022-MB-TR-08 H. 14 Ramazan 1443
M. Cuma, 15 Nisan 2022

Mescid-i Aksa’nın Kutsallığının İhlali, Bozgunculuğu Uzayan Yahudi Varlığının Büyüklüğünü Yok Etmeyi Gerektirir

Ramazan ayının 14’ü Cuma günü, tüm kutsallıkları ihlal eden Yahudi varlığı askerleri, sabah namazının ardından Mescid-i Aksa’ya baskın düzenlediler. Mübarek ayda İslam’ın ve Müslümanların kutsal mekânını ihlal eden korkak Yahudi askerleri, rükû ve secde edenlere, kendini ibadete verenlere, geceyi ibadetle geçirenlere, murabıtlara saldırıp eziyet ettiler. Onlarca kişiyi yaraladılar, yüzlercesini tutukladılar, Mescid-i Aksa’nın camlarını kırdılar, ibadet edenlerin organlarını kırdılar, özgür kadınlara saldırdılar, Mescid-i Aksa’yı postallarıyla çiğnediler. Tüm bunlar, bir dizi Yahudi yerleşimcinin Mescid-i Aksa’ya girip ayin düzenleyeceklerini, kurbanlarını keseceklerini açıklamalarının ardından gerçekleşti.

Bugün yaşananlar, işgalden bu yana Yahudi varlığının Mescid-i Aksa’ya yönelik geleneğidir. Saldırıları bir gün bile olsun durmadı. Aksine sadece Mescid-i Aksa’da değil tüm mübarek topraklarda suçlarının dozajı arttı, bozgunculuğu daha da büyüdü. Günlük pirüpak kanları döküyorlar. Vurdumduymaz utanç rejimlerinin ihaneti ve komplocuların normalleşmesi, Yahudileri Mescid-i Aksa ve halkına karşı kışkırttı. Pis ayaklarıyla basmak için Mescidi Aksa’yı bölmeye çalıştılar. Mescidi Aksa’yı istilaları artık emri vakidir. Mescid-i Aksa’nın sözde “vasisi” Ürdün rejiminin sessizliği, Yahudi varlığını daha da cesaretlendiriyor. Otoritesi, Yahudilerin emrine amade ve hizmetinde.

Postallarıyla seccadeleri çiğneyen Yahudi askerleri, daha önce utanç rejimlerinin ve Müslümanların yöneticilerinin haysiyetini ayaklar altına almışlardır. Bu rejimlerin kınamaları, Yahudi varlığına yönelik kınamalardır. Çünkü uygulamaları, korkaklıklarını ve ihanetlerini ifşa etmekte, halkın galeyana gelip tahtlarını devirmelerinden korkmaktadırlar. Bu nedenle Yahudi varlığından önce kendilerini tutuşturabileceği korkusuyla yangını söndürme derdindeler. Aşağılık Filistin yönetimi de, Filistin halkının ateşini söndürme, ellerine kelepçe vurma çabasında. Amerika’dan yardım dileniyor, Yahudi varlığı ile birlikte süpürülme korkusuyla “dini” bir savaş uyarısında bulunuyor.

Ey Müslümanlar! Sözümüz, Yahudi varlığına değil, çünkü bu, onların geleneğidir. Kukla rejimlerin dostluk, normalleşme ve zillet düzeyleri oranında Yahudi varlığının saldırısı ve bozgunculuğu artacaktır. Onlara söylenecek bir şey yok. Aslolan duymadıklarını görmeleridir. Sözümüz yöneticilere de değildir, her ne kadar onları ele alsak da. Çünkü duygularını yitirmişler, suç ortağı olmuşlardır! Sözümüz size ey Müslümanlar! Olay büyük ve mesele ciddi. Mübarek ayda Mescid-i Aksa’nın kutsallığının ihlali ve özgür kadınların darp edilmesi, savaş ilan etmek ve tüm cepheleri açmak için yeterli ve daha fazlasıdır. Ümmetin parlak tarihinde, bundan çok daha azı bile anlaşmaları bozmak ve orduları seferber etmek için yeterliydi. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem, Bizi Vetirde, geceleyin uykuda iken ansızın bastılar. Bizi, rükû ve secde hâlinde (namaz kılarken) bile öldürdüler.diyen kişinin çağrısı üzerine Mekke’yi fethetmedi mi? Yetiş Mutasım diye haykıran bir kadının çığlığından dolayı Amuriye fethedilmedi mi? Sabah saatlerinde Mescid-i Aksa’nın avlusunda kız kardeşlerinizin darp edildiğini görmeniz yetmez mi?

Ve sözümün size ey ordular ve subaylar! Böyle bir gün için değilseniz, peki hangi gün içinsiniz? Ürdün’de arazi işletmek yoksa Mısır’da balık yetiştirmek için mi varsınız? Mescid-i Aksa’nın kirletilmesi sizi harekete geçirmiyorsa, peki sizi harekete geçirecek olan ne? Yüce Rabbinizin şu buyruğunu okumadınız mı?

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا مَا لَكُمْ إِذَا قِيلَ لَكُمُ انفِرُوا فِي سَبِيلِ اللَّهِ اثَّاقَلْتُمْ إِلَى الْأَرْضِ أَرَضِيتُم بِالْحَيَاةِ الدُّنْيَا مِنَ الْآخِرَةِ فَمَا مَتَاعُ الْحَيَاةِ الدُّنْيَا فِي الْآخِرَةِ إِلَّا قَلِيلٌ Ey iman edenler! Ne oldunuz ki, size Allah yolunda sefere çıkındenilince, yere çakılıp kaldınız؟! Yoksa ahiretten vazgeçip dünya hayatını mı seçtiniz? Oysa ahirete göre dünya hayatının yararı, pek az bir şeydir.” [Tevbe 38]

Ey subaylar, askerler ve ordular! Yöneticileriniz, büründükleri zillet giysisini size giydirdiler. Çıkarın o zillet giysisini üzerinizden. Yöneticileriniz, Ramazan’ı hıyanet ayı yapmakta ısrarcılar, öyleyse siz de Ramazan’ı şan ve fetih ayı yapın. Yahudi varlığının yaptığı şey, sadece Allah’ın onlar hakkındaki vaadini hızlandırmak, zulümlerinden sonra büyüklüklerini bitirmektir. Hem kendi hem de müminlerin elleriyle varlıklarını yok ediyorlar. Yahudi varlığını dost edinen köle kukla rejimler, kaderlerini Yahudi varlığının kaderiyle ilişkilendiriyorlar.

فَتَرَى الَّذِينَ فِي قُلُوبِهِم مَّرَضٌ يُسَارِعُونَ فِيهِمْ يَقُولُونَ نَخْشَى أَن تُصِيبَنَا دَائِرَةٌ فَعَسَى اللَّهُ أَن يَأْتِيَ بِالْفَتْحِ أَوْ أَمْرٍ مِّنْ عِندِهِ فَيُصْبِحُوا عَلَى مَا أَسَرُّوا فِي أَنفُسِهِمْ نَادِمِينَ “İşte kalplerinde bir hastalık (nifak) bulunanların, Başımıza bir felaketin gelmesinden korkuyoruzdiyerek onların arasında koşup durduklarını görürsün. Ama Allah, yakın bir fetih veya katından bir emir getirir ve onlar içlerinde gizledikleri şeye (nifaka) pişman olurlar.” [Maide 52] Mesele, Allah’ın gazabıdır ki, zamanı gelmiştir, bilakis zamanı uzamıştır. Öyleyse Allah için öfkelenin. Öyle bir öfkelenin ki zincirleri kırsın, tahtları yıksın, onlarca yıllık zillet ve kayıtsızlığa son versin. Mutlaka Allah Azze ve Celle’nin zaferi gelecektir, Allah vaadinden caymaz. İnşallah zaferin yiğitlerinden olursunuz.

وَلَيَنصُرَنَّ اللَّهُ مَن يَنصُرُهُ إِنَّ اللَّهَ لَقَوِىٌّ عَزِيزٌ “Şüphesiz ki Allah, kendi dinine yardım edene mutlaka yardım eder Şüphesiz ki Allah, çok kuvvetlidir, mutlak güç sahibidir.” [Hac 40]

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Mübarek Toprak (Filistin)
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: 0598819100
www.pal-tahrir.info
E-Mail: info@pal-tahrir.info

Template Design © Joomla Templates | GavickPro. All rights reserved.