Logo
Bu sayfayı yazdır
Srebrenitsa, Avrupa'da Müslüman Nefretinin Tarihi!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Srebrenitsa, Avrupa'da Müslüman Nefretinin Tarihi!

Haber:

Başbakan Mark Rutte, hükümetin 1995 Srebrenitsa’da gerçekleşen trajediyle bağlantılı davranışı nedeniyle yüzlerce Hollandalı savaş gazisinden resmen özür diledi. Bunu ise “jest ve takdir günü” sırasında yaptı.

Yorum:

1995’te Sırp kuvvetleri, Birleşmiş Milletlere bağlı Hollanda taburunun "Deutsche Bate" koruması altında Bosna’nın Srebrenitsa kentine girdi. Hollanda taburunun herhangi bir direnişi olmaksızın Sırplar, 8.000 Müslüman erkek ve çocuğu sınır dışı etmeyi, idam etmeyi ve cesetlerini toplu mezarlara atmayı başardı. Sadece Müslümanları saldırgana teslim etmekle kalmadılar, dahası Hollandalılar, işkence göreceklerini, hatta öldürüleceklerini bile bile Sırpların Müslüman erkekleri tahliye etmelerine yardım ettiler! Ancak bu trajik olaydan sonra bu Hollandalı askerlerin rezilliği, utancı ve tahammülsüzlüğü takdir ve saygıya dönüşmüştür. “Gaziler”, vergiden muaf tutulurlarken sembolik olarak 5000 euro para aldılar. Srebrenitsa soykırımı kurbanlarının aileleri şu ana kadar herhangi bir tazminat alamazken “Hollanda taburunun” sorumluluğuyla bağlantılı soykırım kurbanlarının ailelerine tazminat verilmiştir. Hollanda hükümetinin “Hollanda taburundan” resmi olarak özür dilemesi, soykırımla ilgili sorumsuzluğunun bir teyididir. Bu arada Srebrenitsa ile ilgili NIOD raporunun sonucuyla “Hollanda taburunun” soykırım suçuna karışmadığını belirten BM raporunun sonuçları tamamen uyumludur. Bu nedenle Hollanda hükümeti, askeri güçleri ve müttefikleri, Avrupa’nın göbeğinde Müslümanlara yönelik soykırımla ilgili sorumluluklarından ve hesap verebilirliklerinden kendilerini uzaklaştırdılar.

Bu zayıf ve aldatıcı tutum, birçok Batılı ülkenin İslam’a ve Müslümanlara karşı tutumunun bir başka ifadesidir.

Sırp general Ratko Mladiç, Müslümanların öldürülmesi emrini vermeden önce kamuoyuna yayınladığı kısa bir video mesajında, Sırpların büyük bir bölümünün arasında Müslümanlara yönelik derin nefret ve kızgınlık duygularını dile getirdi. Sonra da şöyle dedi: “İşte biz, 11 Temmuz 1995’de Sırbistan’daki Srebrenitsa kentindeyiz. Sırp Kutsal Günü arifesinde bu kenti, Sırp halkına iade ediyoruz. Türklere karşı ayaklanmayı anmak için (Oku: Osmanlıların İslami Hilafet Devleti), Müslümanlardan intikam alma günü geldi.” Ayrıca bir video klibinde de Müslüman çocuklara, “İlahınız şimdi nerede, sizi Mladiç kurtaracak” diye sesleniyor.

Görevi Müslüman yerleşim bölgesini korumak olan Hollanda taburu, Müslümanlara yönelik bu köklü nefretin bilincindeydi. Aslında Hollanda kampında, Sırplara karşı kısmi bir sempati ve Müslümanlara karşı da ortak bir nefret vardı. Ayrıca masum Bosnalı Müslümanlara silah doğrultmak, onları tanklarla ezmek ve Müslüman kadınlara saldırmak ve tecavüz etmek arzusunu ifade etmek gibi fiziksel olarak korkutulduğuna dair tanıklıklar da vardır! Hatta Hollandalı askerlerin yerleşkesinin duvarlarındaki resimler bile Bosnalı Müslümanlara karşı nefreti tasvir ediyordu.

O halde soru şu: Hollandalı yarasaların bu Müslümanları korumak için hayatlarını feda edecekleri beklentisi ne kadar gerçek?

Sonuç olarak Hollanda, Avrupa ve Birleşmiş Milletler bir bütün olarak Batı’daki Müslümanları nefretten korumakta başarısız oldular ve hatta kendilerini her türlü sorumluluktan da uzaklaştırdılar. Bosnalı Müslümanlar da terk edildiler. Müslümanlar ve İslam ülkeleri, her nerede olurlarsa olsunlar önceliği Müslümanları korumak olan tek bir liderlik altında birleşene kadar hep bu halde olacaklardır.

Allah’ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem, şöyle buyurmuştur: إِنَّمَا الْإِمَامُ جُنَّةٌ يُقَاتَلُ مِنْ وَرَائِهِ وَيُتَّقَى بِهِİmam bir kalkandır, onun arkasında savaşılır ve onunla korunulur.” [Sahih-i Müslim]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan

Okay Pala - Hollanda

Template Design © Joomla Templates | GavickPro. All rights reserved.