Logo
Bu sayfayı yazdır
Ne Umduk Ne Bulduk!

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Ne Umduk Ne Bulduk!

Haber:

Irak'ın başkenti Bağdat'ta Cumartesi günü düzenlenen Arap zirvesinin sonuç bildirisinde, uluslararası toplum Gazze'deki kan dökülmesinin durdurulması için baskı yapmaya teşvik edildi ve Filistinlilerin her türlü sürgün ve yerinden edilmesine kesin olarak karşı olunduğu vurgulandı. (El Cezire Net)

Yorum:

Bağdat'ta düzenlenen Arap zirvesinden birkaç gün önce, efendileri Amerikan başkanı Körfez bölgesine geldi ve hiçbir yönetici ondan, Yahudilerin Gazze'ye yönelik savaşını durdurmasını istemeye cesaret edemedi, aksine bu ziyaret izzetli Gazze halkı için bir felaket oldu ve Yahudi varlığı masum Gazze halkını öldürmeye devam ederken hiç kimse parmağını dahi kıpırdatmadı.

Körfez ülkeleri tarafından Trump'a ödenen üç trilyon Doları aşan meblağlar, Suriye ve Gazze'yi yeniden inşa etmeye ve tüm Arap ülkelerinin borçlarını ödemeye yeterlidir ancak günümüzdeki mevcut yöneticilerimizin yaşadığı alçaklık ve bağlılıktan dolayı, sömürgeci Batı'yı razı etmek için bu ümmetin sahip olduğu şeyleri kullanıp israf ediyorlar ve onları razı etmek için bunu kurban olarak sunuyorlar.

Bu kanlı ve utanç verici olaydan birkaç gün sonra, utanç ve ahlak duygusundan yoksun Arap Zirvesi toplandı ve sonuç bildirisinde, Allah'ın hakkında bir sultan indirmediği kararları açıkladı ve bu kararların ilki, Filistin meselesini merkezi mesele haline getirmekti!Bu bir yalan ve iftiradır; çünkü Filistin halkı, tüm hain Arap yöneticilerinin gözü ve kulağı önünde yok edilirken, onlar bu suçlu varlığın yaptıklarına karşı çıkmak için kıllarını dahi kıpırdatmıyorlar ve halklarının Filistin'de olanlara öfkelerini göstermek için harekete geçmelerine de izin vermiyorlar.Bu yüzden Avrupa ve Batı sokakları harekete geçerken Müslüman ülkelerin sokakları ise Gazze halkına destek için harekete geçmiyor!Ayrıca her saniye öldürülen bu halka yardım gönderilmesi talebini bahane ettiler ancak kesinlikle tek bir somun ekmek bile girdirilmedi.

Bugünün yöneticilerimiz, ülkemizde Batı'nın işlerini gözeten kişilerdir;zira onlar, bizleri toplu ve tek tek öldürmesi için Batı'ya gerekli her şeyi temin ediyorlar ve Yahudi varlığını korumak ve kafir Batı'nın eksikliklerini gidermek için onlara destek veriyorlar.

Bundan, zirvenin üzerine odaklandığı ve sahiplerinin kendilerini yükümlü kıldığı şeyin, ümmet için zararlı ve yıkıcı olduğu sonucuna varıyoruz; zira Batı'ya boyun eğip yaptırımların kaldırılmasını tavsiye ettiler ve her bir başkana ayrı ayrı, iyi komşuluk ve başkalarının sorunlarına karışmama konusunda imalı sözler söylediler ve bütün bunlar özellikle Filistin halkına yönelikti.

Başımıza musallat olan bu yöneticiler bir araya gelip iyi bir şey yapmadan dağılıyorlar, bilakis ümmete zarar veriyorlar, ümmetin sorunlarını sömürgeci kâfirlere teslim ediyorlar; zira onlar, Allah'tan ve Allah'ın kullarından utanmayan hainler olup düşman onlardan korkmuyor, dostlar da onlara saygı duymuyor; dolayısıyla onlar düşmanlarını küçük düşürmeden önce kendilerini küçük düşürdüler.

Şimdi yöneticilerimizin itaat edip boyun eğdiklerini görüyoruz; çünkü onlar bu şekilde yetiştirildikleri için boyun eğmekten başka bir şey bilmiyorlar. Bu yüzden bizim görevimiz, bu yöneticileri kaldırıp atmak, işlerin dizginlerini yeniden ele geçirmek, Allah'ın şeriatını yeniden hakim kılmak ve çaba gösterenlerin çabası ve çalışanların çalışması sayesinde ortaya çıkma zamanının yakın olduğunu müjdelediğimiz Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafet Devleti'ni kurmaktır.O halde onlarla tek bir el olun; zira fırsat bir kez gelir, bu yüzden onu değerlendirmek ve kervanı kaçırmamak için bugünden itibaren çalışmak gerekir; zira kafirleri dost edinip onlara güvenmek, zaman, onur ve izzet kaybından başka bir şey değildir.Dolayısıyla herkes kendi pozisyonuna göre hazırlıklı olsun ve Allah ve Rasulü için çalışmaya başlasın ki Allah'ın Rasulü Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in bize yönelik müjdesi gerçekleşsin ve Nübüvvet Minhacı üzere Raşidi Hilafeti yeniden tesis edelim.

Bu kâfirler ise bugün çıkarları konusunda anlaşmazlığa düşmüş ve yapılarını yıkmış olsalar da ancak onlar, Allah'ın izniyle yakında kurulacak olan Raşidi Hilafet karşısında yeniden tek saf oluyorlar. Nitekim Allahu Teala şöyle buyurmuştur: كَيْفَ وَإِن يَظْهَرُوا عَلَيْكُمْ لاَ يَرْقُبُواْ فِيكُمْ إِلاًّ وَلاَ ذِمَّةً يُرْضُونَكُم بِأَفْوَاهِهِمْ وَتَأْبَى قُلُوبُهُمْ وَأَكْثَرُهُمْ فَاسِقُونَNasıl olabilir ki! Onlar size galip gelselerdi, sizin hakkınızda ne ahit, ne de antlaşma gözetirlerdi. Onlar ağızlarıyla sizi razı ediyorlar, halbuki kalpleri (buna) karşı çıkıyor. Çünkü onların çoğu yoldan çıkmışlardır.” [Tevbe 8]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Nebil Abdulkerim

Template Design © Joomla Templates | GavickPro. All rights reserved.