- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt

بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Yahudi Varlığının Sıçanları Aslan Kesildiler!
Haber:
İran ve Yahudi varlığı arasındaki askeri tırmanış. (15 Haziran 2025)
Yorum:
İran ile Yahudi varlığı arasında alevlenen olaylarda Amerika, Fransa, Almanya ve İngiltere, Yahudi varlığına askeri destek vereceklerini açıkladılar ve bilgiler, Amerika'nın İran'ın balistik füzelerini önlemek için füze savunma sistemlerini devreye soktuğunu belirtiyor; bu, Yahudi varlığının sömürgeci Batılı güçlerin ek bir uzantısı olması bakımından mantıklıdır; zira sömürgeci Batılı güçler, bu varlığı kurulduğu günden bugüne kadar gözetim, koruma ve varoluş nedenleriyle kuşatmıştır.
Öte yandan bölgedeki bazı ülkelerden eleştiri, kınama ve destek açıklamaları gelmektedir.
Bu açıklamalardan biri, Suudi Arabistan'ın İran'a yönelik saldırıyı kınadığı ve İran'ı kardeş ülke olarak nitelendirdiği açıklamasıdır.
Pakistan Savunma Bakanı Khawaja Muhammad Asef, dikkat çekici bir tutum sergiledi ve şöyle dedi: “Pakistan, kararlı bir şekilde İran'ın yanında durmaktadır; zira İran, komşu bir ülke değil, aksine Pakistan ile derin bağları olan kardeş bir ülkedir ve biz, elimizden gelen tüm gücümüzle İran'a desteğimizi sürdüreceğiz.”
Şayet bu tutumları ciddiye alırsak, bölge ülkeleri komşuları ve kardeşleri İran'ın yanında durmak için çeşitli eylemlerde bulunabilirler.
Örneğin Krallık, İran'a yerel pazar ihtiyaçlarını karşılamak ve askeri faaliyetleri desteklemek için gerekli yakıtı tedarik edebilir.Bazıları da, İran'ın petrolü ve kendi kendine yeterliliği olan bir ülke olduğunu ve bu tür bir eylemin, onurlu bir savaşa girmeye yönelik sembolik bir girişim olduğunu söyledi.
Örneğin Türkiye, İran'a Bayraktar insansız hava araçlarını ücretsiz temin edebilir.
Aynı şekilde depoları silahla dolu olan Pakistan, düşman uçaklarına karşı savunmasını güçlendirmek için İran'a gerekli füze sistemlerini sağlayabilir.
Kınama kartlarına ek olarak zengin ülkeler, İran'a milyarlarca nakit para sağlayabilir.
Zaten bu, “kardeşlere” karşı bir görev değil midir?
Eğer bölge ülkeleri bu ve benzeri, eylemleri gerçekleştirir ve bunu da herkese açıkça ilan ederse, bunun manevi etkisinin dünyayı sarsacağını iddia ediyorum.
Ümmetin muazzam potansiyeli vardır ve ülkeleri birbirinden ayrılmış olsa bile yapabilecekleri çok şey vardır.
Bir de sizler, bu imkânların tamamının veya bir kısmının tek bir devletin altında toplandığını hayal edin ki bu; Amerika'dan değil Allah'tan korkan, Allah'ın şeriatına bağlı kalan ve tağuti uluslararası kanunu reddeden bir devlettir, ümmete ve onun davalarına sadık olan bir devlettir ve Aleyhissalatu ve's Selam'ın şu kavlini doğrulayan bir devlettir:إِنَّمَا الْإِمَامُ جُنَّةٌ يُقَاتَلُ مِنْ وَرَائِهِ وَيُتَّقَى بِهِ “İmam bir kalkandır, onun arkasında savaşılır ve onunla korunulur.”
Akidesi, petrolü, gazı, servetleri, nükleer silahları ve yüz milyonlarca insanı olan bir devlettir...Peki Yahudi varlığının sıçanları, böyle bir devlet karşısında ne kadar dayanabilecek ki?!
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
M. Usame Es-Suveynî