Perşembe, 18 Ramazan 1445 | 2024/03/28
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü


حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Britanya
Medya Bürosu

No: BR-BA-2020-MB-TR-11 H. 21 Ramazan 1441
M. Perşembe, 14 May 2020

İslam Kurtuluşa Laiklik İse Yıkıma Götürür

Hükümetin icraatları ve Korona virüsü hakkındaki açıklamaları, kapitalizmin gerçek yüzünü ortaya koyuyor. Kapitalizm, dünyada yoksul ve sıradan insanların yaşamları, geçimleri veya sağlıklarından ziyade çoğunlukla varlıklı seçkinlerin çıkarlarını gözetir. Hükümet, Ulusal Sağlık Servisi’ni (NHS) kasıtlı olarak ihmal etti, böylece virüsün yayılmasını sağladı. Ardından hayat kurtarmak sloganı adı altında şimdi olduğu gibi NHS’yi korumak için panikle tecrit kararı aldı. Erken karantina kararı alınmaması, test ve ekipman yetersizliği, bakım evlerindeki ihmalkarlık gibi hayat kurtarıcı önceliklerin gerçekten ne kadar öncelik olup olmadığı sorgulanmalıdır.

Birden bire açıklamalar değişti. Virüsü kontrol etmek ve hayat kurtarmak için uyanık ve teyakkuzda olmamız gerektiği söylendi. Bu hayatlar bir an da gerçekten kıymete mi bindi? Yoksa ticari çıkarları giderek daha fazla kurban edildiği için zengin seçkinlerin sabrı tükenmeye mi başladı?

Tecrit, acil önlem olarak kısa vadede hayat kurtarmış olabilir, ancak sürdürülebilir olmadığı açık. Şuan dünya toplumlarını şekillendiren düşünce ve değerleri sorgulayıp bizi bu krize sürükleyen kararların kayıtsızlıktan kaynaklanıp kaynaklanmadığını inceleyeceğiz.

Bir halk, eylemleri için laik düşünceyi benimserse, bencillik söz konusu olur. Laik toplumlarda bireysel politikacılarla mücadele etmek için kamuoyu oluşturulmalı, daha büyük bir iyilik için yapılan kişisel fedakârlık övülmelidir. Böyle bir toplumda düşüncenin temeli laiklik olduğu için doğru ve yanlışın ana kriteri dünyevi faydadır. Bu yüzden politikacı, bireysel fedakârlığı gerektirse bile halkın daha büyük fayda anlayışına hitap etmelidir. Şirket sahibi zengin elitler, politikacıların lobiciliğini yapıyorlar, medyanın kontrolünü ellerinde bulunduruyorlar. Şirket ve elitlerin çıkarının aslında kamu çıkarı için olduğuna dair insanları ikna etmeye çalışıyorlar. Örneğin istihdam yaratacaklarını, altyapı ve sağlık hizmeti gibi sektörlere harcama yapacaklarını söylüyorlar.

Laiklik, bireysel bir düşüncedir, doğal olarak hayatın sorunlarına çözümlerden yoksundur, bizzat bireylerin ya da güçlü bireylerin onlar için değerlendirdiği fayda ve zararlar arası bir rekabettir. Her zaman güçlü elit, kamu duyarlılığını manipüle eder. Çıkarlarının herkesin çıkarlarıyla ya da en azından çoğunluğun çıkarlarıyla çakıştığını söyler.

Böyle laik bir sistem, birçok çelişkiye yol açar. Bireyler, manevi, ahlaki, insani ve maddi değerlerden etkilenen karmaşık varlıklardır. Ancak laik politikacılar, maddi değeri baltalayan diğer değerlere çok ağırlık verilmesinden hoşlanmazlar. Çünkü maddi değer, çoğu politikalarını, eylemlerini ve hileli planlarını destekler. Bankacılık sektörüne sınırsız yetkiler verilir ve büyük şirketler, çevresel endişeleri görmezden gelirler. Böylece ekonomik çıkar her zaman baskın gelir. Sadece kendi ülkelerindeki hayatlar ve canlar değerlidir. Sömürgeci projelerinin karşısında dururlarsa denizaşırı canların hiçbir değer ve önemi yoktur.

İslam, Yaratıcımız Allah Subhânehu ve Teâlâ’nın insanlığa indirdiği bir yaşam biçimidir. İslam, maddi fayda gördüklerine göre insani değerlere öncelik vermek yerine bireylere ve topluma ayrıntılı şekilde rehberlik eder. Ne materyalizmin ne de münzevi maneviyatın egemen olmasını sağlar. Zira her ikisi de sefalet ve yolsuzluğa yol açar.

Allah Subhânehu ve Teâlâ Kuran’da şöyle buyuruyor:

أَلَا يَعْلَمُ مَنْ خَلَقَ وَهُوَ اللَّطِيفُ الْخَبِيرُ “Yaratan bilmez olur mu? O, Latif’tir, haberdardır.[Mülk 14]

Müslümanlar, laik düşüncenin her biçimini reddetmek zorunda, çünkü saf İslami düşünceleri mahveder, onları yozlaştırır ve rehberliğe ihtiyacı olan insanlığa bir rehber gibi hizmet etmez. İslam’ın herhangi bir parçasının bile sekülerleştirilmesini kabul etmek, bireysel çözümleri benimsemek, İslam’ın siyasi, ekonomik ve toplumsal sistemini görmezden gelmek, bu dünyada ve ahirette hayal kırıklığına yol açacaktır. Saf İslami yaşam biçimi, insanlığa değerlerini nasıl önceliklendireceklerini, temel insani sorunlarını nasıl çözeceklerini, bu hayatta ve ahirette barış ve huzura nasıl erişeceklerini gösterir.

وَنَزَّلْنَا عَلَيْكَ الْكِتَابَ تِبْيَانًا لِكُلِّ شَيْءٍ وَهُدًى وَرَحْمَةً وَبُشْرَىٰ لِلْمُسْلِمِينَ  Sana her şeyi açıklayan ve Müslümanlara doğruyu gösteren bir rehber, rahmet ve müjde olarak Kuran’ı indirdik.[Nahl 89]

 

Yahya Nisbet
حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Britanya
Medya Temsilcisi

حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Britanya
Medya Bürosu
Adres Bilgileri ve Web Sitesi
Telefon: (+44) 070 74 – 19 24 00
www.hizb.org.uk
E-Mail: media@hizb-ut-tahrir.info / press@hizb.org.uk

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER