حزب التحرير
Hizb-ut Tahrir
Sudan Vilâyeti
Medya Bürosu
| No: SD–BA–2025–RS–TR–79 |
H. 7 Cumâde’l Ûlâ 1447 M. Çarşamba, 29 Ekim 2025 |
İnsanların Güvenliğinden Sorumlu Olan Kişiler, Nasıl Olur da Güvenlik Talebiyle Şehirden Kaçabilirler?
Darfur 24 haber sitesi, “Bu planlı bir kaçış mı, yoksa her şey bitti mi?! Komutanlar ve yetkililer, El-Faşer düşmeden iki gün önce şehirden kaçtı.” başlıklı bir haber yayınladı. Haberde, “Darfur 24’e konuşan Kuzey Darfur’dan iki kaynağın, Sudan Ordu komutanlarının, Müşterek Güç’e bağlı unsurların, Kuzey Darfur Valisi El-Hafız Bahit’in ve bazı hükümet yetkililerinin, Hızlı Destek Güçleri’nin (HDK) 6. Piyade Tümeni karargâhını tamamen ele geçirdiğini duyurmasından tam iki gün önce El-Faşer şehrinden ayrıldıklarını ifade ettikleri” belirtildi. Orgeneral El Burhan’ın şu sözleri de bu haberi doğrular niteliktedir: El Burhan, “Herkesin El-Faşer’de olanları izlediğini’ belirterek, “Komuta kademesi ve Güvenlik Komitesinin, şehrin maruz kaldığı sistematik yıkım ve sivillerin sistematik olarak öldürülmesi nedeniyle şehri terk etmeleri gerektiği değerlendirmesinde bulunduğunu, geride kalan halkı ve şehrin kalanını daha fazla yıkımdan korumak için şehri terk edip daha güvenli bir yere gitmenin en doğrusu olduğunu düşündüklerini” kaydetti.
Peki sonuçta ne oldu?! Bu sözde geri çekilmeden sonra, bırakıp kaçtıkları halkı o sistematik katliamdan koruyabildiler mi bari?! Cevap basit. Hızlı Destek Güçleri’nin bizzat kendilerinin kaydettiği ve tüm dünyanın izlediği videolarda, gerçek sistematik katliamın, Ordu komutanlarının, Müşterek Gücün ve yetkililerin geri çekilmesinden sonra başladığı görüldü. El-Faşer’den gelen art arda haberler, Hızlı Destek Güçleri’nin (HDK) şehirde geniş çaplı yerinde infazlar gerçekleştirdiğini ortaya koydu. Haberlerde “Bu eylemlerin, bu lanetli savaş olarak nitelenen süreçteki en büyük intikam operasyonlarından biri olduğu, infazlardan kadınların ve yaşlı erkeklerin dahi kurtulamadığı bildirildi. Birleşmiş Milletler (BM) insan hakları raporları da, Kuzey Darfur’da yaklaşık 1850 sivilin öldürüldüğünü, bunların en az 1350’sinin El-Faşer’de olduğunu kaydetti. Raporlarda ayrıca, zayıf iletişim koşulları nedeniyle bu rakamların kurbanların gerçek boyutunu tam olarak yansıtmayabileceği belirtildi. Raporlarda, kaçmaya çalışan sivillerin bile öldürüldüğü, bu katliamın arkasında etnik güdüler olabileceğine dair kanıtlar bulunduğu, artık çatışmalara katılmayan kişilerin de hedef alındığı ifade edildi. Birleşmiş Milletler’in (BM) eline ulaşan çok sayıda videoda, (HDK) güçlerinin ‘silahsız’ onlarca adamı vurduğu ya da onlarca cesedin başında HDK askerlerinin durduğu görülüyor.
Hizb-ut Tahrir / Sudan Vilayeti olarak biz, bu iğrenç kötülüğün vebalinden bu korkunç vahşeti işleyen Hızlı Destek Güçleri’nin komutanları ve askerlerini sorumlu tutuyoruz. Ve onlara Allah Azze ve Celle’nin şu sözünü hatırlatıyoruz:
وَمَنْ يَقْتُلْ مُؤْمِناً مُتَعَمِّداً فَجَزَاؤُهُ جَهَنَّمُ خَالِداً فِيهَا وَغَضِبَ اللَّهُ عَلَيْهِ وَلَعَنَهُ وَأَعَدَّ لَهُ عَذَاباً عَظِيماً“Kim bir mümini kasten öldürürse, cezası içerisinde ebedi kalmak üzere cehennemdir. Allah ona gazap eder ve lanet eder. Onun için büyük bir azap da hazırlamıştır.” [Nisa 93] Ayrıca El-Faşer’deki halkın yardımına koşmaya, kuşatmayı kaldırmayan ve bu konuda çok ağır davranan hükümeti de sorumlu tutuyoruz. Halbuki bunu pekâlâ yapabilirdi. Ama belli ki birileri onların elini kolunu bağladı da yardım etmelerine engel oldu. Ve sonunda da El-Faşer düştü!!
Amerika, El-Faşer’in düşmesini zaten bekliyordu! Hızlı Destek Güçleri’ne (HDK) şehri kuşatıp ‘268’den fazla saldırı düzenlemesi için yeşil ışık yakmıştı. Trump’ın Orta Doğu ve Afrika Danışmanı Massad Boulos, El-Faşer’de olanlarla ilgili olarak yaptığı şu açıklamada, “Şüphesiz, yaşanan şey şaşırtıcı değildir!!” bunun kanıtıdır. Biz de onlara diyoruz ki: Bir komutan, kendi canını kurtarmak için kaçmaz. Hele de arkasında, korumakla görevli olduğu savunmasız insanları bırakarak hiç kaçmaz! Peki söyleyin, bu komutanlar ve yetkililer, savaşçıları ve sivilleri ne kadar vahşi olduklarını çok iyi bildikleri o vahşet ve katliam makinesine önüne atarak nasıl olur da şehirden çekip gidebilirler? Hızlı Destek Güçleri milislerinin kirli tarihi, girdikleri her yerde katliam, insanları yerlerde sürükleme, tecavüz ve akla gelebilecek her türlü iğrençlikle doludur! Durum bu kadar açıkken ve bırakılan insanların akıbetinin ne olacağını bile bile nasıl olur da halk bu canilerin eline terk edebilirler?!
İslami anlayışa göre, gerçek bir komutan asla savaş meydanını terk edip kaçmaz. Bize Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem böyle öğretmiştir; ki, O bizim yegâne en güzel örneğimizdir.
لَقَدْ كَانَ لَكُمْ فِي رَسُولِ اللهِ أُسْوَةٌ حَسَنَةٌ لِّمَن كَانَ يَرْجُو اللهَ وَالْيَوْمَ الْآخِرَ“Andolsun, Allah’ın Rasûlü’nde sizin için; Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı uman, Allah’ı çok zikreden kimseler için güzel bir örnek vardır.” [Ahzab 21] Huneyn Günü, savaşın şiddetlendiği ve Müslümanların savaştan firar etmeye başladığı bir anda, Peygamber SallAllahu Aleyhi ve Sellem büyük bir cesaretle tehlikeye göğüs gererek en önde dimdik ayakta durmuş ve onlara geri dönmeleri için seslenmiş, onlar da geri dönerek sonunda zafere ulaşmışlardır.
Ey El-Faşer halkı! Ey tüm Sudan halkı! Ey dünyanın dört bir yanındaki Müslümanlar! Şüphesiz bizim, bizi Allah’ın Kitabı ve Rasûlü’nün Sünneti ile yönetmek, canlarımızı muhafaza etmek, onurumuzu korumak üzere Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem’i örnek alan bir lidere ihtiyacımız var. Böyle bir liderin varlığı ise, bizim onu var etmek için çalışmaya koyulduğumuzda mümkündür. Bunun yegâne yolu da, Nübüvvet Minhacı üzere İkinci Raşidi Hilafeti’ ikame etmek için Hizb-ut Tahrir ile birlikte ciddi şekilde çalışmaya koyulmaktır!
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا اسْتَجِيبُوا لِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ إِذَا دَعَاكُمْ لِمَا يُحْيِيكُمْ وَاعْلَمُوا أَنَّ اللَّهَ يَحُولُ بَيْنَ الْمَرْءِ وَقَلْبِهِ وَأَنَّهُ إِلَيْهِ تُحْشَرُونَ“Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Rasûlü’nün çağrısına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, O’nun huzurunda toplanacaksınız.” [Enfal 24]
| حزب التحرير Hizb-ut Tahrir Sudan Vilâyeti Medya Bürosu |
Adres Bilgileri ve Web Sitesi 21 October Street, Imarat al-Vaqf, Ground Floor, East Khartum / Sudan Telefon: +(249) 0912 24 01 43 – 0912 37 77 07 http://www.hizb-sudan.org/ |
E-Mail: spokman_sd@dbzmail.com |



