Cuma, 10 Şevval 1445 | 2024/04/19
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Türkiye’de Deprem ve Depremin Ortaya Çıkardığı Bazı Sonuçlar

بسم الله الرحمن الرحيم

Haber-Yorum

Türkiye’de Deprem ve Depremin Ortaya Çıkardığı Bazı Sonuçlar

Haber:

Türkiye 6 Şubat 2023 günü sabaha karşı saat 04.17’de Kahramanmaraş merkezli ve çevresindeki 10 ili etkileyen önce 7,7 büyüklüğünde ve hemen ardından 9 saat sonrasında da 7,6 büyüklüğünde iki deprem ile sarsıldı.

Yorum:

Bu iki büyük deprem özellikle Kahramanmaraş, Adıyaman ve Hatay’da büyük bir yıkıma ve can kayıplarına yol açtı. Deprem sonrası yapılan tespitlerde 21 Şubat tarihi itibariyle depremde hayatını kaybedenlerin sayısının 41.156, yaralı sayısının 105.505, yıkık veya ağır hasarlı bina sayısının 105.794 olduğu belirlendi.

1- Türkiye deprem kuşağında bulunan bir ülkedir. Depremden etkilenen 10 ilimiz de Doğu Anadolu Fay Hattı üzerinde veya yakınında yer almaktadır. Daha önce de bu bölgede birçok depremler olmuştur. Depremler gerçekleşmeden önce de deprem uzmanları bölgede yeni depremler olma ihtimalini defalarca dile getirmişlerdir.

2007 yılında oldukça kapsamlı bir deprem yönetmeliği çıkarılmış olsa da depremin yıkıcı sonuçlarından bu yönetmeliğin sahada uygulanmadığı, yeni yapılan binaların çoğunun deprem yönetmeliğine uygun olarak yapılmadığı, eski binalarında yine bu yönetmeliğe göre kontrol edilmediği anlaşılmıştır.

Deprem sonrası yıkılan veya ağır hasar alarak oturulamayacak durumdaki binalarda yapılan incelemelerde; bu binaların zemin etütlerinin doğru yapılmadığı, özellikle binaların temelinde ve bina taşıyıcı kolonlarındaki demir ve beton oranının olması gerekenden eksik olduğu, binalarda kaliteli malzeme ve işçilik kullanılmadığı, deprem riski olan bölgelerdeki binalarda bulunması gereken darbe emiciler ve izolatörlerin olmadığı görülmüştür.

Depremin yıkıcı sonuçlarından biri sadece güç, iktidar, menfaat ve kârı maksimize etmeye dayalı kapitalist zihniyetin hem toplumumuzun bir kısmında hem de devlet ve devlet kurumlarında depremin yıkıcılığından daha fazla bir yıkıma yol açtığı, kapitalizmin bozucu etkisinin toplumda ve devlette büyük bir çöküntüye neden olduğudur.

2- Sömürgeci kafirler tarafından parçalanmış, aralarına sınırlar çizilmiş, birbirlerine düşmanlaştırılmış, çeşitli zulüm ve baskı yöntemleriyle İslam’dan uzaklaştırılmaya ve büyük bir Ümmet olduğu unutturulmaya çalışılmış bu Ümmet depremin acısıyla birleşmiş, unutturulmaya çalışılan kardeşliğini yeniden hatırlamış ve depremzede kardeşleri için seferber olmuştur.

Deprem sonrasında göstermiş olduğu fedakârlık, merhamet ve dayanışma ruhu ile ne kadar büyük ve hayırlı bir Ümmet olduğunu göstererek sömürgeci kafirler ve onlara hizmet eden uşak yöneticileri başarısızlığa ve hayal kırıklığına uğratmıştır.

Sömürgeci kafirler tüm çabalarına rağmen bu Ümmetin kalbinde sakladığı İslam’a ulaşamamışlar ve İslam’ı bu Ümmetin kalbinden söküp alamamışlardır.

Depremin sonuçlarından bir diğeri de, bu Ümmetin kapitalizmin karanlığında yaşayan insanlık için büyük bir umut olduğu ve insanlığa liderlik edecek olanın da bu Ümmet olması gerektiğidir.

3- İslam Ümmetinin 100 yılı aşkın bir süredir bir liderlik sorunu olduğu ve sahih bir liderliğe duyduğu ihtiyaç depremin yıkıcı sonuçlarıyla birlikte daha da görünür hale gelmiştir.

Ümmetin canına, malına önem ve kıymet vermeyen, Ümmetin canı ve malı için gerekli tedbir ve önlemleri almayan, Ümmetin acı çekmesine yol açan, Ümmetin derdiyle dertlenmeyen, kendi şahsi çıkarlarını Ümmetin çıkarlarının önünde tutan, Ümmete karşı sorumluluklarını yerine getirmeyen sorumsuz ve liyakatsız yöneticiler bu Ümmete layık değildir.

İslam Ümmetinin, kendisine yol açacak ve kendisinden önce zorlukları göğüsleyecek bir liderliğe ihtiyacı vardır.

İslam Ümmetinin, şahsi çıkarlarının peşine düşmeden halkın çıkarlarını gözetecek bir liderliğe ihtiyacı vardır.

İslam Ümmetinin, herkes korktuğunda korkmayan, cesur bir liderliğe ihtiyacı vardır.

İslam Ümmetinin, herkes umudunu kaybettiğinde umut taşıyabilen bir liderliğe ihtiyacı vardır.

İslam Ümmetinin, düşmana asla boyun eğmeyecek bir liderliğe ihtiyacı vardır.

İslam Ümmetinin, gerektiğinde halkı için kendini feda edecek bir liderliğe ihtiyacı vardır.

İslam Ümmetinin, parçalanmışlığı bütünleyecek, ayrışmayı birleştirecek bir liderliğe ihtiyacı vardır.

İslam Ümmetinin, şartlara ve vakaya teslim olmayan bir liderliğe ihtiyacı vardır.

İslam Ümmetinin, Ümmetin canını kendi canından aziz bilen bir liderliğe ihtiyacı vardır.

İslam Ümmetinin, Ümmet açken kendisi tok yatmayan bir liderliğe ihtiyacı vardır.

İslam Ümmetinin, Ümmet ağlarken gülmeyi kendine haram kılan bir liderliğe ihtiyacı vardır.

Şüphesiz ki bütün bu liderlik vasıflarına sahip olan ve kurulduğu günden bugüne kadar İslam Ümmetinin derdini kendine dert edinmiş, İslam Ümmetinin hayırlı evladı ve seçkin partisi Hizb-ut Tahrir İslam Ümmetinin liderliğine ehil ve layık olandır.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Remzi Özer

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER