- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt

بسم الله الرحمن الرحيم
Haber-Yorum
Olaylar, Gerçekleri Ortaya Çıkarıp İfşa Ediyor!
Haber:
ABD Başkanı Donald Trump Çarşamba günü, Riyad'da iki ülke arasında 25 yıl sonra ilk kez gerçekleşen görüşmenin ardından Suriye'nin geçici başkanı Ahmed eş-Şara'nın, Yahudi varlığıyla normalleşme konusunda olumlu bir tavır sergilediğini söyledi.Trump, Suudi Arabistan'ın başkentinden Doha'ya giderken başkanlık uçağında gazetecilere şunları söyledi: “Ona, umarım işler istikrara kavuştuğunda İbrahim Anlaşması'na katılırsınız' dedim. O da 'Evet' dedi. Ancak önlerinde yapacakları çok iş var.” (Emirates Today, uyarlanmıştır)
Yorum:
Birincisi: Trump ile Ahmed eş-Şara arasındaki görüşme sona erer ermez, onun grupları onu, görüşmeyi ve alınacak kararları savunmaya başlamış olup bu kararlar arasında, İsra ve Mirac topraklarını gasp eden Yahudi varlığıyla normalleşme de vardır ve bu kararların gerekçeleri, iğrenç ve alçakça bir düzeye ulaşmış olup cevap verme düzeyine bile çıkmamış, bilakis bu adamın önceden tehlikeli ve büyük bir rol için hazırlandığını ve istihbaratın onu yakından takip ettiğini açıkça ortaya koymuştur (ki ABD'nin özel temsilcisi James Jeffrey, eş-Şara'nın Colani iken ABD'nin onunla eski bir ilişkisi olduğunu ve ABD'nin onu Beşar Esad'dan koruduğunu açıklamıştır! Suriye Gözlemevi)
Burada konu Ahmed eş-Şara değildir, aksine onun etrafındaki bazı kişilerin, sultanın alimlerinin suç sahibi olan herkesi haklı çıkardıkları gibi onun tutum ve açıklamalarını haklı çıkarması, konuşmanın Kudüs'ün kurtarılmasından Yahudilerle normalleşmeye intikal etmesi, İdlib ve Hama'da güvenlik güçlerinin, Arap uyruklu yabancı cihatçıları hedef alarak, Colani'nin kendisini tanıması karşılığında Trump'ın taleplerini ne kadar hızlı yerine getirdiğini dünyaya kanıtlamak için harekete geçmesi ve birçok kaynakların, Colani ve çetesinin, Yahudi varlığının şahsiyetleriyle birçok görüşmeler yaptığını ve büyük tavizler verdiğini ve vereceğini bildirmesidir.
İkincisi:Ey mücahitler, ilkelerden haram olan maslahatlara intikal etmek caiz midir?Şeriatla hükmetmeyi terk etmek caiz midir?!Sizinle aynı siperde savaşan mücahitler ve savaşçılara karşı savaşmak caiz midir?Düşmanla görüşmek ve onun taleplerini yerine getirmek caiz midir? Küçük etnik gruplara yetkiler verilmesi, bölgeleri yönetmesi ve kamu mallarını satması caiz midir?
Allah için size soruyorum; hangi yüzle Allah'ın huzuruna çıkacaksınız ve hangi yüzle silah arkadaşlarınızı ve mücahitleri tutuklayacaksınız?!O halde neden suçlu ve hain Beşar rejimine karşı ayaklandınız ve sonra gelip onun işlemediği ya da açıklamadığı şeyleri işlediniz?
Üçüncüsü: Allahu Teala şöyle buyurmuştur: وَاتْلُ عَلَيْهِمْ نَبَأَ الَّذِي آتَيْنَاهُ آيَاتِنَا فَانْسَلَخَ مِنْهَا“Onlara (Yahudilere), kendisine ayetlerimizden verdiğimiz ve fakat onlardan sıyrılıp çıkan kimsenin haberini oku.” [Araf 175] Ve Allahu Teala’nın şu kavline kadar: وَمَن يُضْلِلْ فَأُولَئِكَ هُمُ الْخَاسِرُونَ “Kimleri de saptırırsa, işte onlar, ziyana uğrayanların ta kendileridir.” [Araf 178]İbnü'l-Kayyim Rahimehullah, bu misale ilişkin olarak şu faydalı ve güzel sözleri söylemiştir: “Bu örnekler Kuran'da ibret ve ders almak için verilmiş olup Allah bunun hakkında şöyle buyurmuştur: وَمَا يَعْقِلُهَا إِلَّا الْعَالِمُونَ “Fakat onları ancak bilenler düşünüp anlayabilir.” [Ankabut 43]İlimle murat edilen amel, itibar ve ibret almaktır; eğer insan bilgi sahibi olup da bunu davranışlarında ve tavırlarında göstermez ve amellerinde de bir artışı olmazsa, bu onun hakkında bir eksiklik olur.Bundan daha da kötüsü, eğer alim, özellikle fitne zamanlarında değişir, dönüşür ve sıyrılır ve insanları saptırmaya, aldatmaya ve sahip olduğu ilmini insanları aldatmak ve saptırmak için kullanmaya başlarsa işte bu, olabilecek en kötü şeydir.” Yine İbnü'l-Kayyim Rahimehullahu Teala şöyle demiştir: “Subhanehu, kendisine kitap verilen, başkalarının engellediği ilmi öğrenen, onunla amel etmeyi terk edip hevasına uyan, Allah'ın gazabını rızasına, dünyasını ahiretine, yaratılmışı da Yaratıcısına tercihen kimseyi, hayvanların en aşağılığı olan, düşük bir konumu olan ve hırsı midesinden öteye geçmeyen köpeğe benzetmiştir…”
Dördüncüsü: Ey savaşçılar, Sallallahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurmuştur: مَا نَهَيْتُكُمْ عَنْهُ فَاجْتَنِبُوهُ، وَمَا أَمَرْتُكُمْ بِهِ فَافْعَلُوا مِنْهُ مَا اسْتَطَعْتُمْ، فَإِنَّمَا أَهْلَكَ الَّذِينَ مِنْ قَبْلِكُمْ كَثْرَةُ مَسَائِلِهِمْ، وَاخْتِلَافُهُمْ عَلَى أَنْبِيَائِهِمْ “Size herhangi bir şeyi yasakladığım zaman ondan kesinlikle sakınınız, bir şeyi emrettiğimde de onu, gücünüz yettiği ölçüde yerine getiriniz. Sizden önceki ümmetleri çok sual sormaları ve peygamberlerine muhalefet etmeleri helâk etti.” [Buhari ve Müslim]
O halde normalleşmeyi, davet taşıyıcılarını hapsetmeyi ve savaşçılardan kurtulmayı nasıl haklı çıkarabilirsiniz? Hangi yüzle Allah'ın ve ümmetinizin karşısına çıkacaksınız?!
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Abdulhakim Abdullah