- |
- İlk yorumlayan ol!
- yazı boyutu yazı boyutunu küçült Yazı boyutu büyüt

بسم الله الرحمن الرحيم
Haber - Yorum
Endonezya'nın Gerçek Bağımsızlığı!
Haber:
Endonezya, 17 Ağustos 2025 Pazar günü başkent Cakarta'daki Merdeka Sarayı'nda geleneksel kostümlerle renkli bir atmosferde bağımsızlığının 80. yılını kutladı.Sağlık Bakanı Budi Gunadi Sadikin, geleneksel batik kıyafetiyle katıldı ve bu kıyafeti eşinin mirası olduğu için seçtiğini açıkladı.Enerji ve Maden Kaynakları Bakanı Bahlil Lahadalia ise geleneksel Sulawesi kıyafetini giydi ve önceki yıllarda da Papua, Sulawesi ve Maluku'nun geleneksel kıyafetlerini giydiğini belirtti.Başkan Prabowo Subianto, geleneksel bir kıyafetle ortaya çıktı. Fildişi renginde bir peci, el yapımı bir sarong ve beyaz yasemin kolye ile tamamlanan kıyafeti dikkat çekti.Sanatçılar Raffi Ahmed ve Nagita Slavina da geleneksel Java kıyafetleri giydiler ve vatandaşları vatanlarına hizmette olumlu katkıda bulunmaya çağırdılar.Dost ülkelerin büyükelçileri resmi kıyafetleri ve kravatlarıyla törene katılırken, birçok seyirci kendi bölgelerinin geleneksel kıyafetlerini giyerek bu kutlamada birliği ve çeşitliliği yansıtmıştır.
Yorum:
17 Ağustos 1945'te bağımsızlığını ilan eden Endonezya, bağımsızlığının 80. yılına girmiştir.Yaklaşık bir asırlık özgürlükle birlikte ilerleme, refah, mutluluk ve adaletin gerçekleşmiş olması gerekirdi.Ancak tam tersi olmuştur; zira Endonezya hala yoksulluk, sınıf ayrımı, ahlaki çöküntü, doğal kaynakların yabancıların kontrolünde olması, borçların artması, yolsuzluk ve benzerleri gibi birçok sorunlarla boğuşmaktadır.
Bu sorunların gerçek kökü, fikri sömürgecilikte, yani laikliğe dayalı kapitalizmde yatmaktadır; bu nedenle mücahitlerin Endonezya'nın yabancı nüfuzundan tamamen kurtulması yönündeki beklentileri gerçekleşmemiştir. Aksine sömürgecilerin izleri hala ülkeyi güçlü bir şekilde pençesinde tutmaktadır.
Birincisi: Kanun ve yasama alanında; Endonezya'nın hukuk sistemi hala laikliktir. Sömürgeci Hollandalılar kovulmuş olmasına rağmen, onların yasalarının çoğu hala korunup uygulanmaktadır.Ayrıca yasaların çıkarılması süreci de yabancı müdahalelerden hali değildir. İkincisi: Ekonomide; ülke, özellikle faiz getirisi trilyonlarca Rupiye ulaşan dış borçlar olmak üzere, büyük bir borçlarla boğuşmaya devam etmektedir. Ayrıca doğal kaynakları yabancı odaklar tarafından kontrol edilmektedir. Üçüncüsü: Sosyal ve kültürel alanlarda; seküler liberal değerlerin yayılmasıyla yıkıcı etkiler kök salmış olup bu da ahlaki çöküntü, cinsel sapkınlıklar (eşcinsellik dahil), pornografi, yolsuzluk, çevrimiçi kumar ve çeşitli şiddet biçimleri gibi toplumsal sorunlara yol açmıştır. Dördüncüsü: Siyasette; Endonezya hala seküler demokratik sistemi uygulamakta olup bu sistem, yerel ajanlar tarafından yürütülen yabancı gündemlere karşı son derece kırılgan bir yapıya sahiptir.Sonuç olarak, parlamentonun çıkardığı birçok kanunlar ve hükümetin yayınladığı yönetmelikler, Endonezya halkının çıkarlarını korumaktan daha çok yabancıların çıkarlarına hizmet etme eğilimindedir.
İslam'ın bakış açısına göre gerçek bağımsızlık, insanın insana kölelikten kurtulması ve sadece Allah Subhanehu ve Teala'ya ibadete bağlı kalınması anlamına gelmektedir.Bu nedenle, Müslümanlar için bağımsızlık sırf savunulması gereken bir hak değil, aksine İslam'ın temel risaletinin ta kendisidir.
Endonezya'nın yıllık bağımsızlık yıldönümünün anılması, sadece formalite icabı bir kutlama olarak kalmaması, aksine henüz gerçek bağımsızlığa ulaşamayan Endonezya'nın ideolojik olarak düşünmesi için bir an olması gerekir. Zira Endonezya hala, sorunları daha da ağırlaştırmaktan ve halkın acılarını daha da derinleştirmekten başka bir işe yaramayan seküler kapitalizmin hegemonyası altında bulunmaktadır.
Çözüm, Endonezya'nın bu laik kapitalist ideolojiden kurtulmasında yatmaktadır; bu ise ancak, Allah'ın şeriatına geri dönmekle ve İslam şeriatının Hilafet sistemi aracılığıyla hayatın her alanında tam olarak uygulanmasıyla gerçekleşebilir.Zira Nübüvvet Minhacı üzere Hilafetin kurulması, sadece Endonezya'da değil, aksine tüm dünyadaki İslam ümmetinin gerçek bağımsızlığını sağlayacaktır.
Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Abdullah Asvar