Perşembe, 01 Muharrem 1447 | 2025/06/26
Saat: (Medine Saati İle)
Menu
ana menü
ana menü
Batı'nın Müslüman Gençlere Yönelik Ayartmaları: Zararları Ve Mücadele Yolları!

بسم الله الرحمن الرحيم

Batı'nın Müslüman Gençlere Yönelik Ayartmaları: Zararları Ve Mücadele Yolları!

Halkların galeyanının ve ümmetin uyanışının başlangıcının gölgesinde, Batı her zamanki gibi uyanışın ateşini söndürmeye ve bu uyanışın taraftarlarını dondurmaya kast etmiştir; böylece hak ehlinin sözlerini ve yürüyüşlerini örtbas edip on tane Batılının iki milyar Müslümandan daha iyi olduğunu zannetsinler diye -gerek medyada gerekse diğer yerlerde-, Batı'nın protestolarının ve Gazze'ye karşı tutumunun altını çizmek yoluyla onların arasında umutsuzluk tohumları aşılayarak kalplerinden tüm umut kırıntılarını absorbe etmeye başvurmuştur.

Yahudilerin korku ve iç karışıklığına, askerlerinin maruz kaldığı akıl hastalıklarına, Aksa Tufanı operasyonunun ardından binlerce kişinin göçüne ve geriye kalanların protestolarına sırtlarını dönerek Yahudileri yenilmez bir orduymuş gibi göstermek ve ölülere, yaralılara ve yıkıma odaklanmak yoluyla psikolojik savaş yürüttüler.Bazı protestocular, bu kişilerden bir fayda gelmeyeceğini ve atmosfere egemen olan soğukluğun sonucunda hareketin bir işe yaramayacağını zannederek seslerini kıstılar.

Öte yandan onların dikkatlerini dağıtmak, zihinlerini karıştırıp boşaltmak için, Körfez ve diğer yerlerde müstehcen festivaller ve ahlaksız partiler düzenlenmeye devam ettikleri görülmektedir; oysa ahlaksız kadınları getirmek için harcanan paralar, ümmete harcanmış olsaydı ümmet arasında yoksul ve fakir bir kimse kalmazdı!Ayrıca Sykes-Picot sınırlarını kutsallaştıran ve ulusal duyguları ve bölünmeyi pekiştiren karşılaşmalarda yarın kazanmak, taraftarları için en yüce ve en gurur verici hedeflerden biri haline gelmiştir!

Şeytanın bu takipçileri, boş kafalı ve dağınık bir zihne sahip olan bir kişinin, korkutulması, evcilleştirilmesi, susturulması ve zulmedilmesi kolay olan dengesiz bir kişiliğe sahip olduğundan emindirler.

Nitekim İslam, bu ikilemle nasıl başa çıkılacağını Subhanehu’nun şu kavliyle açıklamıştır:كُنْتُمْ خَيْرَ أُمَّةٍ أُخْرِجَتْ لِلنَّاسِ تَأْمُرُونَ بِالْمَعْرُوفِ وَتَنْهَوْنَ عَنِ الْمُنْكَرِ Siz, insanlar için çıkarılmış en hayırlı ümmetsiniz. (Siz ki) marufu emredersiniz ve münkerden sakındırırsınız.” [Al-i İmran 110] Her şeyi bilen ve hikmet sahibi olan Allah, bizim için hayrı yaratmış ancak onun bizim içimizde var olmasının şartı, iyiliği emredip kötülükten sakındırmak olup şehitlerin efendisini de; حَمْزَةُ بْنُ عَبْدِ الْمُطَّلِبِ، وَرَجُلٌ قَامَ إلَى إمَامٍ جَائِرٍ فَأَمَرَهُ وَنَهَاهُ، فَقَتَلَهُ Hamza İbn Abdulmuttalib ve zalim yöneticiye karşı marufu emrettiği ve onu münkerden nehyettiği için zalim yönetici tarafından öldürülen kişi” olarak belirlemiştir.

İyiliği emredip kötülükten sakındırmak, İslam hakkında kamuoyu oluşturmaktır; böylece ümmet, sadece duygusal olarak değil, plana, metoda ve net bir hedefe dayalı olarak hareket edecektir; aksi taktirde Batı onu, kendi planları doğrultusunda istediği gibi yönlendirecek, fedakarlıkları boşa gidecek ve enerjisi tükenecektir.

Ey Müslüman gençler, Allah için fasıkların ayartmalarıyla ilgili savaşta dikkatli olun ve gücünüzün doruk noktasında olan gençliğinizi, dininizi ve dünyanızı ifsat eden bu münkeri değiştirmeye yönelik çalışmada kullanın.لا تَزُولُ قَدَمَا عَبْدٍ يَوْمَ الْقِيَامَةِ حَتَّى يُسْأَلَ عَنْ أَرْبَعٍ: عَنْ عُمُرِهِ فِيمَا أَفْنَاهُ، وَعَنْ شَبَابِهِ فِيمَا أَبْلَاهُ، وَعَنْ مَالِهِ مِنْ أَيْنَ اكْتَسَبَهُ وَفِيمَا أَنْفَقَهُ، وَعَنْ عِلْمِهِ مَاذَا عَمِلَ فِيهِKıyamet gününde insan şu dört şeyden hesaba çekilmedikçe yerinden kımıldayamaz; Ömrünü
nerede ve nasıl geçirdiğinden, gençliğini nerede yıprattığından,
malını nereden kazanıp nerede harcadığından, bildiği ile amel
edip etmediğinden.
” [Sahih hadis] Bu davayı omuzlarında taşıyacak olan sizlersiniz; o halde Usame bin Zeyd, Kutuz ve Baybars gibi olunuz. Allah'a yemin olsun, Allah'ın hak kelimesini yüceltmek ve O'nun dinine yardım etmek için kullandığı kimselerden olmanız, sizin için büyük bir şereftir. وَفِي ذَلِكَ فَلْيَتَنَافَسِ الْمُتَنَافِسُونَYarışanlar işte bunun için yarışsınlar!” [Mutaffifîn 26]

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Hatice Salih

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.

yukarı çık

SİTE BÖLÜMLERİ

BAĞLANTILAR

BATI

İSLAMİ BELDELER

İSLAMİ BELDELER