Haber - Yorum

“Mükemmel” Saldırı!

Haber:

Amerikan Axios sitesi, Yahudi varlığındaki bir yetkiliden, Yahudilerin İran'a yönelik saldırılarının İran'ın üst düzey askeri komutanlarını ve nükleer bilim adamlarını hedef aldığını aktardı.

İran Devrim Muhafızları, Devrim Muhafızları Komutanı Hüseyin Salami'nin bir dizi meslektaşı ve korumasıyla birlikte öldürüldüğünü vurguladı ve saldırının, Salami'nin ulusal güvenliği sağlamak için hassas görevlerini yerine getirirken Devrim Muhafızları komutanlığı karargahına düzenlendiğini belirtti.

Yahudi’nin Savunma Bakanı Yisrael Katz, ordunun, İran Devrim Muhafızları Komutanlığı, İran ordusu ve istihbarat teşkilatı ile İranlı nükleer bilim adamlarını hedef alarak hassas saldırılar düzenlediğini açıkladı.

Öte yandan ABD Başkanı Donald Trump Cuma günü yaptığı açıklamada, Yahudilerin İran'a saldırısının mükemmel olduğunu belirterek, İran'ı nükleer programı konusunda anlaşmaya varmaya çağırdı ve Yahudi varlığıyla daha fazla çatışmayı önlemek için hala bir fırsatın olduğunu ifade etti.

Yorum:

Trump, saldırıdan önce İran ile müzakerelerde iyi sonuçlara ulaşıldığını ancak daha iyisinin olmasını istediğini açıklamıştı; bu da yaklaşık iki yıl önce kırılan ve yerle bir olan gururunu tatmin etmeleri için Yahudilerin elini serbest bırakmayı gerektirmiştir.

Trump'ın Yahudi varlığının İran'a yönelik saldırısını mükemmel bir saldırı olarak nitelendirmesi, bu varlığın silahlı gücünün büyüklüğünü, askerlerinin ve siyasi liderlerinin cesaretini ve onun kahramanlığını ya da onun gücünü ve zorbalığını ifade etmemekte, aksine aşağıdaki iki önemli hususu ortaya çıkarmaktadır:

Birincisi: İran'ın komuta zincirindeki güvenlik ihlalinin, İran'ın Lübnan'daki partisinin ihlalinden daha fazla olması.Bu da parmakları İran'ın piramidinin tepesine yöneltiyor ki böylece saldırıdan sonra Amerika ile mükemmel anlaşmalar yapılmasına zemin hazırlamak için bu kişiler feda edilmiş olabilir.

İkincisi:

Özellikle İran'ın bazı insansız hava araçları ve füzelerinin üzerinden geçtiği ve -belki de- geçeceği diğer Müslümanların başındaki yöneticilerin alçaklık ve ihanetlerinin boyutudur ki bu yöneticilerden biri de, hava savunmasını bu varlığın hizmetine ve savunmasına adayan Ürdün rejimidir.

Bu varlığın yorumcularından biri, “Yemen'deki Husilere yönelik saldırılarımız, pilotlarımızın bugün için hazırlıklı olmaları açısından harika bir eğitim olmuştur” dedi; peki İran'daki mollalar bütün bunların neresindedir?Eğer tepenin arkasında başka şeyler yoksa o halde daha önce Lübnan'daki partilerine saldırıldığı gün neredeydiler?!

Müslüman ülkelere saldırmak ve kaynaklarını tahrip etmek elbette hiçbir Müslümanın hoşuna gitmez, aksine yüreklere acı verir; ama bütün bunlar, zararlı yöneticileri bütün çıplaklığıyla ifşa etmiştir; Müslümanlar bilsinler ki, mükemmel olarak nitelenen bu saldırının sebebi, liyakatli ve ayrıcalıklı bir şekilde bütün Allah’ın düşmanlarına şeytanın vesveselerini dahi unutturacak olan Hilafet Devletinin yokluğudur.

Hizb-ut Tahrir Merkezi Medya Ofisi İçin Yazan
Hüsameddin Mustafa